Günümüzde artan güvenlik ihtiyaçları, özel güvenlik sektörünü giderek büyüyen bir alan haline getirmiştir. Türkiye’de özel güvenlik faaliyetleri, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile düzenlenmektedir. Özel güvenlik görevlileri (ÖGG), belirli yetkilere sahip olmakla birlikte hukuki ve cezai sorumluluklar taşır. Bu makalede, özel güvenlik görevlilerinin hukuki sorumlulukları ve ceza hukuku ile olan ilişkisi detaylı şekilde ele alınacaktır.
Özel güvenlik görevlilerinin hukuki sorumlulukları, görevleri sırasında verdikleri zararlar ve yetki aşımı durumlarında gündeme gelir. Türk Borçlar Kanunu’na göre bir kişinin kusurlu davranışıyla başkasına zarar vermesi tazminat sorumluluğu doğurur. Bu sorumluluk, özel güvenlik görevlilerinde de geçerlidir. ÖGG’nin görev sırasında yaptığı eylemlerden hem kendisi hem de çalıştığı özel güvenlik şirketi (işveren) müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Örneğin, bir alışveriş merkezinde görevli bir ÖGG’nin aşırı güç kullanarak bir müşteriye zarar vermesi, hem şahsi hem de işveren sorumluluğunu doğurabilir. Bu durumlarda zarar gören kişi maddi ve manevi tazminat talep edebilir.
Özel güvenlik görevlileri, kamu görevlisi statüsünde değildir; ancak görevleri sırasında bazı suçlar bakımından kamu görevlisi gibi değerlendirilebilirler. Türk Ceza Kanunu (TCK) açısından özellikle şu suçlar önem taşır:
Görevi kötüye kullanma (TCK m.257)
Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma (TCK m.109)
Kasten yaralama (TCK m.86)
İşkence ve kötü muamele (TCK m.94, m.96)
Görev sırasında yetki aşımı ya da hukuka aykırı uygulamalar (örneğin keyfi arama, yasal dayanağı olmayan yakalama) hem idari yaptırım hem de cezai soruşturma doğurur. ÖGG’nin işlediği suçun niteliğine göre savcılıklar tarafından soruşturma başlatılır ve mahkemelerde yargılama yapılır.
Yetki Aşımı ve Hukuka Aykırı Müdahaleler
Özel güvenlik görevlilerinin yetki ve sorumlulukları 5188 sayılı Kanun ve ilgili yönetmeliklerde açıkça belirtilmiştir. Yetki aşımı, örneğin görev alanı dışına çıkmak, aşırı güç kullanmak, kişinin üstünü veya eşyasını ararken yasal sınırların dışına taşmak hukuki ve cezai yaptırım doğurur.
Yetki aşımı örnekleri:
Bu tür durumlarda görevli hem kişisel olarak sorumludur hem de çalıştığı şirket hukuki sorumluluk altına girebilir. Bu yüzden özel güvenlik eğitimlerinde hukuka uygunluk sebepleri, görev sınırları ve yetki kullanımı detaylı şekilde öğretilmektedir.
Türk hukukunda işveren, çalışanının iş sırasında üçüncü kişilere verdiği zararlardan da sorumludur. Bu durum özel güvenlik sektörü için de geçerlidir. Mahkemelerde açılan tazminat davalarında hem görevli hem de şirket birlikte davalı gösterilir.
Tazminat yükümlülüğü, maddi zararların karşılanmasının yanı sıra manevi tazminat taleplerini de içerebilir. Bu nedenle özel güvenlik şirketlerinin görevli seçimi, eğitimi ve denetimi büyük önem taşır.
Özel güvenlik görevlilerinin hukuki ve cezai sorumluluklardan korunabilmesi için görevlerini hukuka uygun şekilde yerine getirmesi gerekir. Meşru savunma, zorunluluk hali, görev ifası gibi hukuka uygunluk nedenleri kanuni dayanak sağlar. Ayrıca, güncel mevzuat bilgisi, düzenli meslek içi eğitimler ve denetimler hem görevlilerin hem de şirketlerin hukuki risklerini azaltır.
Özel güvenlik sektörü, sadece güvenlik sağlamakla değil aynı zamanda hukuki sorumluluk bilinciyle hareket etmekle yükümlüdür. Özel güvenlik görevlileri, görev sırasında hem hukuki hem de cezai sorumluluk altındadır. Yetki aşımı ve hukuka aykırı davranışlar ciddi sonuçlar doğurur. Bu nedenle hem bireysel hem kurumsal düzeyde hukuka uygun hareket etmek, sektörde kaliteyi ve güvenilirliği artırır.
Kaynakça
5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun
Türk Ceza Kanunu (TCK)
Türk Borçlar Kanunu
Resmî Gazete Mevzuat Arşivi
Yargıtay Kararları ve Uygulamaları